Plastik, Rekonstrüktif ve Cerrahi Uzmanı Bora Ö Z E L, son dönemin en popüler ameliyatsız estetik uygulamaları arasında yer alan göz altı ışık dolgusu hakkında önemli bilgiler aktardı.
Yaşın ilerlemesi, genetik Ö Z E Llikler ve maruz kalınan çevresel faktörler nedeniyle ciltte yaşlanma belirtileri 30’lu yaşlardan itibaren ortaya çıkabiliyor. Yaşlanma belirtilerinin en hızlı ortaya çıktığı bölgelerin başında da göz çevresi geliyor. Kadınlar kadar erkekler de zaman içerisinde göz altlarında morluklar, çöküntüler ve renk değişimleri ile karşılaşabiliyor. Kişinin olduğundan yaşlı ve yorgun görünmesine neden olan bu sorunlar gözaltı ışık dolgusu ile giderilebiliyor.
GÖZ ALTI IŞIK DOLGUSU İLE DAHA GENÇ BAKIŞLAR
Göz altı ışık dolgusu bölgedeki çukurlaşmanın güvenli bir şekilde düzeltilmesini, renk değişimlerinin ve morluğun giderilmesini sağlayan; göz altları için Ö Z E L olarak üretilen bir dolgu maddesidir. Bu Ö Z E L dolgu maddesinin içerisinde hyaluronik asit ve aynı zamanda cilt yapılanmasına katkıda bulunan amino asitler, vitamin ve mineraller bulunur.
Çoklu fonksiyonlara sahip içeriği sayesinde gözaltı ışık dolgusu bölgedeki cilt kalitesinin, nem ve elastikiyetin artırılmasında oldukça etkili sonuçlar elde edilmesini sağlar. Göz altı ışık dolgusu uygulandıktan sonra gözaltlarındaki çukurluk dolduğu için ışık daha düzgün yansıyarak renk farklılığı yaratan gölge oluşumu engellenebilir. Böylelikle kişi hem daha genç hem de daha enerjik bakışlara sahip olabilir.
GÖZ ALTI IŞIK DOLGUSU ÖNCESİ PLANLAMA ÖNEMLİ
Göz altı ışık dolgusu 18 yaşından itibaren uygulanabiliyor. Göz altındaki sorunlar her zaman yaşlanma ile doğrudan ilişkili değil. Bu nedenle kişinin ihtiyaçlarına doğru çözüm sunabilmek ön plana çıkıyor.
Medikal uygulama öncesi yapılacak planlama ise oldukça belirleyici bir öneme sahip. Göz altında morluk, renk değişimi ve çöküklük gibi şikayetlerle göz altı ışık dolgusu yaptırmak isteyen kişilerin öncelikle orta yüz bölgesinin değerlendirilmesi gerekiyor. Bu gibi bir durumda ilk olarak orta yüz bölgesine müdahalede bulunulması şart.
Uygulama sonrası gerek kalması halinde gözaltı ışık dolgusu da yapılabiliyor. Göz altı ışık dolgusu yapılacaksa da hasta Ö Z E Lindeki şikayetler kullanılacak malzemenin niteliğini değiştirebilir. Örneğin kişinin göz altında çöküklüğün yanı sıra renk değişimi de bulunuyorsa çoklu mineral, amino asit, vitamin ve hyaluronik asit içeren dolgu malzemelerinin tercih edilmesi gerekiyor. Bölgede morluk bulunmuyorsa daha farklı ancak aynı oranda güvenli bir malzeme ile işlem gerçekleştirilmesi mümkün oluyor.
GÖZ ALTI IŞIK DOLGUSU KALICILIĞI OLDUKÇA YÜKSEK
Seçilmiş kişilerde dikkat çekici bir değişim yaşanmasını sağlayan gözaltı ışık dolgusu kalıcılığı 12 ile 15 ay arasında değişiklik gösterebiliyor. Uygulamanın etkisi geçtikten sonra hasta Ö Z E Lindeki ihtiyaçlar yeniden değerlendiriliyor ve uygun olduğu takdirde gözaltı ışık dolgusu güvenle tekrar edilebiliyor.
Genellikle 2 seans şeklinde gerçekleştirilen uygulama sırasında dolgu malzemesinin içerisinde lokal anestezik etkili ajan olduğu için hastalar herhangi bir acı ya da ağrı hissetmiyor. Uygulama ince kanüller aracılığı ile nazik bir şekilde gerçekleştirildiği için uygulama sonrası süreç de oldukça konforlu geçiyor.